Bu boğa koşusunda, en sinir bozucu olan şey, pozisyonun %20 hapsolmuş olması değil, dört yıldır elinde tuttuğum bir üst düzey proje. Bu proje, operasyonunu sürdürmek için coin satışı yapmıyor ve güçlü temellerini gösteriyor. Ancak, anlaşılması güç olan, Proje Ekibi'nin 2021'deki 200,000 USDT'lik kârlarının günümüzde 14,000,000 USDT'ye fırlamasına rağmen, kendileri tarafından üretilen token'lara karşı kayıtsız bir tutum sergiledir ve hiç bir zaman coin fiyatını desteklemek için yatırım yapmamışlardır.

Eğer proje ekibi piyasaya makul bir şekilde müdahale etmeye istekli olsaydı, belki de çoktan büyük kazançlar elde etmiştim. Ne yazık ki, bu tür bir yaklaşım yatırımcıları oldukça hayal kırıklığına uğratıyor. Şu anda, bu piyasa döngüsünün yine bizim için kaçacağı gibi görünüyor.

Bu durum, derin bir sorunu gündeme getiriyor: Kaliteli projeler bile, ikincil piyasayı tamamen yok sayarlarsa, yatırımcılar için bir ızdırap haline gelebilir. Bu, uzun vadeli olarak tutulacak projeleri seçerken, yalnızca projenin kalitesine odaklanmanın yeterli olmadığını, aynı zamanda proje ekibinin token ekonomisine ne kadar önem verdiğini de değerlendirmemiz gerektiğini hatırlatıyor.

Aynı zamanda, bu durum kripto para piyasasının karmaşıklığını da vurgulamaktadır. Bir proje operasyon ve kârlılık açısından mükemmel bir performans sergilese bile, eğer Token değeri ile yatırımcıların çıkarları arasında bir denge kuramazsa, coin sahiplerini uzun süreli bir sıkıntıya sokabilir.

Yatırımcılar için bu örnek, yatırım stratejilerini yeniden düşünmemiz için ilham verebilir. Uzun vadeli bir iyimserliği sürdürmenin yanı sıra, Proje Ekibi'nin pazar stratejilerine ve projelerin gelişimi ile Token değerini nasıl dengelediklerine de zamanında dikkat etmeliyiz.